Ghana’da LGBTQ+ bireyler, devlet gözetimi ve baskısıyla karşı karşıya kalırken, çevrimiçi platformlarda gizlilik ve güvenliklerini korumak için çaba gösteriyorlar. Solomon Atsuvia, kişisel deneyimlerini ve karşılaştığı tehditleri anlatıyor.
Birçok LGBTQ+ bireyi, internette hakaret ve tehditlere maruz kalıyor. Solomon, 2023 yılında fotoğraflarının paylaşılarak hedef haline getirildiği bir olayı anlatıyor: “Fotoğraflarım WhatsApp gruplarında aşağılayıcı ifadelerle paylaşıldı, homofobik hakaretler ve ölüm tehditleri aldım. Doxing yapıldı, iletişim ve konum bilgilerim paylaşıldı. Günlerce kaygı içinde kaldım ve gizlenmek zorunda kaldım.”
Online Güvenlik ve Hukuki Zorluklar
Solomon, bu saldırıların ardından sosyal medya platformlarına şikayette bulunduğunu ve genellikle tepki aldığını belirtiyor. Ancak, platformların müdahalesi yetersiz kalıyor ve yetkililer de koruma sağlamada zorlanıyor. Ayrıca, LGBTQ+ bireylerin maruz kaldığı suçların ve saldırıların artması, yasaların ve uygulamaların yetersizliğiyle de bağlantılı.
Yasa Tasarısı ve Etkileri
Gana parlamentosunda tekrar gündeme gelen İnsan Hakları ve Aile Değerleri Yasası, LGBTQ+ bireyleri hedef alan ve onları kriminalize eden maddeler içeriyor. Solomon, bu yasa tasarısının onaylanması halinde, LGBTQ+ bireylerin yaşamını daha da zorlaştıracağını söylüyor: “Bu yasa, ayrımcılığı ve şiddeti körükler, korku ve gizlenmeye zorlar. Uluslararası toplumun ve sivil toplumun bu yasa karşısında durması çok önemli.”
Solomon, çevrimiçi saldırılara karşı daha güçlü ve kapsayıcı dijital güvenlik önlemlerinin alınması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, hükümetlerin ve teknoloji şirketlerinin sorumluluk alması, yerel düzenlemeler ve bilinçlendirme çalışmalarının yapılması gerekiyor. En önemlisi, LGBTQ+ bireylerin kimlikleri yasal olarak kriminalize edilmediği sürece, çevrimiçi güvenlik sağlanabilir.
Yorumlar kapalı.